Michelle Gurevich; veya sahne adıyla Chinawoman

İrem Beyza Hüner’in yazısıdır.

Rus kökenli balerin bir anne ve mühendis bir babanın kızı olarak Kanada’da dünyaya gelen şarkıcı/söz yazarı Michelle Gurevich, müzik kariyerine giriş yapmadan önce uzun yıllar sinema sektöründe çalıştı. Film yapımcısı olmak isteyen ve bu yolda ilerlerken editör olarak 10 sene çalışan, üstelik bu sırada kısa filmler de çeken sanatçı en sonunda şarkı yazmayı denediğini ve bunu hem daha az maliyetli hem de sonuç alması daha kolay bulduğunu röportajlarında belirtiyor. 

Chinawoman sahne adıyla çıkış yapan ve ilk albümü Parti Girl’ü 2007 yılında yayınlayan Gurevich, ailesinin Sovyetler ve 70’ler Avrupası’na ait plak koleksiyonlarını dinleyerek büyüdü. Sinema sektöründe çalışmanın ve büyürken dinlediği şarkıların müziğine yaptığı katkının yanı sıra sanatçı; kendi müziğini oluştururken “Alla Pugacheva”, “Adriano Celentano” ve “Charles Aznavour” gibi isimlerden ilham aldığını da belirtiyor.

Gurevich kısa sürede kendine has bir dinleyici kitlesi oluştururken şarkıları da aynı zamanda sanat dünyasının farklı dallarında kendine yer buldu. Sanatçının ilk albümündeki Lovers are Strangers şarkısı 2012 yapımı Litvanya filmi olan Kolka Cool’un soundtrack’i olarak kullanılırken, ikinci single’ı Russian Ballerina da Nokia reklamında karşımıza çıktı. Gurevich, şarkılarının film ve reklamlarda kullanılmasının yanı sıra Party Girl şarkısıyla da Cannes Film Festivali Camera D’or ödüllü Party Girl filmine ilham kaynağı oldu. 

2016 senesinde Chinawoman sahne adını bırakarak kendi adıyla kariyerine devam etme kararını alan sanatçı, son olarak 5 Mart 2021 tarihinde Ho Fatto L’amore Con Me isimli teklisini yayınladı. Mayıs 2012’de ilk kez Türkiye’ye gelerek İstanbul Babylon’da konser veren Gurevich aynı zamanda 2013 senesinde Gezi Parkı olaylarında Türk hayranlarına olan desteğini belirtmek amacıyla yazdığı Kiss in TaksimSquare isimli şarkısını yayınladı. Kariyerinin başından beri İstanbul, Berlin, Varşova, Atina gibi şehirlerde albümleri büyük bir ilgiyle karşılanan sanatçının Türkler de dâhil olmak üzere hayran kitlesinin büyük bir kısmının Doğu Avrupa’da yer aldığı söylenebilir.

Slowcore rock ve lo-fi pop tarzında müzik yapan sanatçıyı kesin çizgilerle tek bir türe hapsetmek aslına bakarsanız zor. Sanatçının kendi internet sitesinde de belirtildiği üzere, Gurevich’in müziğinde yinelenen temalar; aranan ve hatırlanan mutluluk, yaşam zevki ve alınmayan hatta alınamayan yollar olarak sıralanabilir. Gurevich, genellikle şarkılarında rahatsız edici olan duyguları arar, bu duyguları görkemli bir hale getirirken bir yandan da onlara mizahla karşılık verir, bunu yaparken de hem otoriter hem de kendini gizleyen bir dil kullanır. Bu özgün tarzı ve vokali sayesinde de müziğinin birçok sanatçınınkinden farklı bir noktada konumlandığı söylenebilir.

Gurevich, yazdığı etkileyici şarkı sözleri ve şarkılarının gizemli melodisiyle sizi zaman zaman bir miktar ‘karanlığın içinde’ hissettirse de kendini dinlettirmeye devam ediyor. Birkaç şarkısını dinledikten sonra bazen karanlığı bazense karanlığın içinden çıktığınız anki mutluluk hissini size yaşattığını hissedebiliyorsunuz. Şarkıları hareketli bir akışa sahip olsa dahi melankolik bir havada olmayı çoğunlukla sürdürüyor, bunda içtenlikle yazılmış şarkı sözlerinin de etkisi oldukça büyük tabii. Belki de verdiği bu hislerden dolayı sanatçının çoğu şarkısı sokakta tek başınıza yürürken veya bir bankta tek başınıza otururken dinlenmeliymiş gibi geliyor bana. Sanatçıyı ilk kez dinleyecekler için ise Lovers Are Strangers, First Six Months of Love, Blue Eyes Unchanged, End of an Era, Dance While You Can, Good Times Don’t Carry Over ve Drawn to You şarkılarını öneririm. 

Pandeminin bir miktar etkisini azaltmasından sonra umarım kendisini tekrardan İstanbul’da bir konserde yakalayabiliriz. Canlı performansının da çok etkileyici ve keyifli olacağına eminim, üstelik 2019 yılında İstanbul konserindeki öğrenci bilet fiyatları da gayet uygundu.

Sanatçının Dance While You Can şarkısının sözleri ise şu şekilde:
Dance while you can / Before the night is over / We know how life / How life can change / In an instant
Kısacası şarkıda da geçtiği ve geçtiğimiz son bir senede dünyaca deneyimlediğimiz gibi hayat çok kısa ve bir anda değişebiliyor, fırsatımız varken hayatı dolu dolu yaşamak, Gurevich’in dediği gibi ‘gece bitmeden dans etmek lazım’.

Yazı oluşturuldu 115

Benzer yazılar

Aramak istediğinizi üstte yazmaya başlayın ve aramak için enter tuşuna basın. İptal için ESC tuşuna basın.

Üste dön