“Bülbül ve Gül” sergisi, resim atölyesi Moda 127’nin küratörlüğü ve Bant Mag. Havuz/Bina’nın ev sahipliğiyle 20 Ocak’ta ziyarete açıldı. Biz de radyo boğaziçi olarak tabii ki sergiyi kaçırmadık ve gördüklerimizi bir an önce sizlerle paylaşma isteğiyle açılışa gittik.
Serginin ilham kaynağı Oscar Wilde’ın The Nightingale and the Rose (Bülbül ve Gül) hikayesini, Moda 127’nin birbirinden özgün on sekiz öğrencisinin gözünden görüyoruz. Eserlerde hayvanlardan çiçeklere birçok öge canlı ve akışkan renk kullanımlarıyla beraber gerçekçilik ve masalsılığı kaynaştıran bir anlatım oluşturuyor. Sergiyi ziyaret edenler Bülbül ve Gül ile aslında yıllardır var olan ve farklı şekillerde söylenegelen aşkın hikayesine bu sefer de sanatçılar; Armağan Özdemir, Aslı Gezer, Aslı Yiğit, Bilge Acarkan, Ebru Canbeyli, Elif Öner, Evren Yılmaz, Gökçe Avcı, Müge Yalçıner, Nadide Akdağ, Öykü Akıl, Suzy Asa, Sevgen Bengi Kıran, Senem Kozaman, Şafak Ulusoy, Tracy Molho, Yasemin Mermer, Zeynep Dursun’un fikirleri ve fırça darbelerinden şahit oluyor.
Sergiye dair merak ettiklerimizi Moda 127’nin kurucularından Özeren Gökçe’ye sorduk.
Edebiyatın kült isimlerinden biri olan Oscar Wilde’a dair bir sergi düzenleme fikri nasıl ortaya çıktı? Oscar Wilde’ın karakterini sergiye geçirme noktasında en çok dikkat ettiğiniz noktalar neler oldu?
Öncelikle konseptin hikaye olmasına karar verdik. Pek çok kitabı gözden geçirirken “Bülbül ile Gül” hikayesinde birazcık durduk. Hikayenin estetiği, üretim sürecimiz için bir çok olanak verebilirdi. Bülbül’ün Gül’e olan aşkı ve canını feda edişinin dünya edebiyatında kullanım çeşitliliği ilgimizi çekti. Hikaye, hem çok eski ve tedavülden kalkmış, hem de bir şekilde güncel; gerçekten “acıklı”, Wilde’ın ise aşka inanmadığı aşikar. Biz de izleyiciye ne melodram ne de çok mutlu bir his vermek istemedik. Hikayede yer alan görsel olarak keyifle kullanılabilecek pek çok veriyi işlere de dahil ettik.
Oscar Wilde, edebiyatta satirik anlatımın önde gelen isimlerinden. Sergideki eserlerde de sembolist bir anlatım olduğunu görebilmenin yanında satirik, hicivsel bir dil veya persona da aramalı mıyız?
Oscar Wilde estetik bütünlüğe önem verse de, her ne kadar sanatın sanat için olması gerektiğini savunsa da, eserlerinde satirik bir anlatım vardır. “Bülbül ile Gül”de de benzer bir anlatımla karşılaştık. Yalnızca bu eser özelinde sanat eleştirisi daha örtük bir biçimde karşımızda. Bunun bir biçimde işlere bilinçli olmasa da yansıdığını düşünüyoruz. Sergideki işler, hikayeyle birlikte kesinlikle daha somut bir anlam kazanıyor. Profesör’ün kızının dekadans hayatı ve materyalizmi birçok resme yansımış durumda. İzleyicilerle birlikte eserlerin yeni anlamlar kazanacağını ve öyküyü okuma biçimlerine göre yarattığı etkilerin de değişken olacağını düşünüyoruz. Bu da sergiyi bizce daha da zenginleştirecektir.
Serginin masalsı ve canlı yapısı Bant Mag. Havuz/Bina ile uyum içinde görünüyordu. Serginin kürasyonunda bu durumu sağlamak ve etkiyi arttırmak adına özellikle dikkat ettiğiniz noktalar nelerdi?
Aslında özellikle bir çabamız olmadı. Yıllar içinde hem dahil olduğumuz BantMag. projeleri, hem de estetik benzerliğimiz bu projenin benzer bir dil oluşturmasını sağladı.
Sergide on sekiz sanatçının eserleri sergileniyor ve biz her sanatçının kendi diliyle anlattığı bu sergide çok güzel bir bütünsellik yakalandığını düşünüyoruz. Moda 127 olarak öğrencileriniz arasında nasıl bir seçki yaptınız? Bu sanatçılar nasıl bir bütünün parçaları haline geldiler?
Hikayenin gücü, bütünlüğü sağlamakta yardımcı oldu. Farklı teknik ve farklı akımlardan etkilenilen işler yapıldı. Çıkış yolumuz, üretim stratejilerinden biri olan “metin üzerinden görselleştirme”ydi. Herkesin bir sahne kurgulamasını istedik. Sonrasında kolaj ya da eskizlerle kurgu oluşturuldu ve kendi ifademize uygun olan bir dille bunları yorumladık. Hikayenin oluşturduğu sembolik dünya herkesin farklı bir sahne düşünmesinine olanak verirken, bütünlüğü korudu; üretilen işlerin aynı atölyede ve süreçte çıkması da birbirlerinden etkilenmelerini sağladı.
Oscar Wilde’ın kült hikayelerinden Bülbül ve Gül’ün on sekiz farklı gözden modern yorumlarını görmek isteyorsanız, Bülbül ve Gül sergisi Moda 127 küratörlüğü ile ziyaretçilerini 3 Şubat 2022’ye kadar Bant Mag. Havuz/Bina’da bekliyor olacak.
