13. Battle of the DJs’in son başvuru tarihine sayılı günler kalmışken heyecanla birlikte çalışma tempomuz da arttı. Yarışma deneyimini ve yarışma sonrasında yaşadıklarını aktarması adına 2019 Battle of the DJs birincisi Kobalas ile bir röportaj gerçekleştirdik. Aynı zamanda Kobalas’ı daha iyi tanımak için biz dinleyicilerine de iyi bir fırsat olacağını düşündük. İyi okumalar.
rb: Bir DJ olarak senin için karantina süreci nasıl geçiyor?
K: Zorlayıcı geçiyor. Bütün sektöre balta vurulmuş durumda tabii ki ama kendi adıma bir şekilde idare ediyorum. Düzelecek diye umut ediyorum.
rb: Sosyal mesafeli partiler yavaş yavaş başladı diyebilir miyiz?
K: Ben de bu süreçte 1-2 etkinliğe dahil oldum, partiler devam ediyor. Tahmin edileceği gibi katılım daha az oluyor. Tabii ki gece hayatı eskisi gibi devam etmiyor. Daha çok açık alandaki etkinlikler tercih ediliyor. İnsanların tedbirli davranması anlaşılabilir bir durum. Umarım en kısa sürede bu süreci atlatırız çünkü ben de çalmayı özledim.
rb: DJ’lik yapmaya nasıl ve ne zaman başladın, motivasyon kaynağın neydi?
K: Normalde 15 senelik bir müzik kariyerim var ama DJ’liğe geçişim son 4 seneyi kapsıyor. Gitar çalıyordum ve sanatçılarla birlikte çalışıyordum. Fakat oradaki deformasyon beni çok etkiledi. Bir arayış içerisindeydim ve müzik içinde bir arayış içerisindeydim. O döneme kadar elektronik müzikle alakalı bir bilgim de yoktu. İlk etkinliğe gittiğim gün ben DJ olacağım dedim.
rb: Genelde ne tarz çalmayı seviyorsun?
K: İstanbul’dayız ve neredeyse her tarzı dinleyebileceğimiz mekanlar mevcut. Benim tercihim proper teknoya yakın, içinde minimal öğeler barındıran şarkılar. Proper teknoyu çok seviyorum ama sadece proper tekno yaparım gibi bir düşüncem yok. DJ’lik yaptığım bu 4 sene içerisinde güzel müziğin her zaman eğlendirdiğini anladım. Mekân tarzı olarak da bence özgünleşmeliyiz. Circle, Boiler Room gibi oluşumları taklit etmeye çalışmaktansa ortaya özgün bir şeyler konulması gerektiğini düşünüyorum. Elektronik müziğe Türkiye’deki bakışın değişmesi de en büyük temennilerimden birisi.
rb: Battle of the DJs’i nasıl duydun ve katılmaya nasıl karar verdin ?
K: Yarışmayı arkadaşlarımdan duymuştum. Çok eğlenceliydi. Ben aslında ilk defa 2018’de katıldım ama o zaman herhangi bir sonuç elde edemedim. O zamanki toyluğumla jürilerden birine yazdım. Nerede yanlış yaptığımı öğrenmek istiyordum, sağ olsun yazdığım jüri benimle çok ilgilendi ve ondan aldığım dönüşlerle eksiklerimi kapatmaya odaklandım.
rb: Güney kampüste çalmak senin için nasıl bir deneyimdi?
K: Boğaziçi Üniversitesi’ndeki arkadaşlarımdan dolayı kampüsü zaten biliyordum. Cidden çok güzel bir kampüsünüz var. Bunun dışında söylemek istediğim bir diğer nokta, kendimi ispatlama ihtiyacı duymamdı. Yarışma öncesinde de sahnelerim oldu ve başarılı geçti ama benim kendimi kendime ispatlamam gerekiyordu. Geçirdiğim başarılı setlerden yeterince tatmin olmuyordum. Gerçekten çok dolu bir ön hazırlık geçirdim. Jüriyi detaylı inceledim, yollanan setleri dinledim. Ama en sonunda amacım benim de keyif aldığım yarım saatlik bir set ortaya koymak oldu.
rb: Kendi sevdiğin müziği yapınca insanları eğlendirmek daha kolay diyebilir miyiz?
K: Her seyirci kitlesinde hem eğlenenler hem eğlenmeyenler oluyor. Kimi mutlu edeceğim diye düşünmek yerine önce kendini mutlu edince, bu seyirciye de yansıyor. Dolayısıyla müziğinle eğlendirdiğin ve tatmin ettiğin insan sayısı da artıyor tabii.
rb: Battle of the DJs’den sonrası nasıl gelişti, senin için neler değişti?
K: Ödülle bir fotoğraf çekilip Instagram’a atmıştım. Geri dönüşler, gelen tepkiler beni çok mutlu etti. Ulaşmak istediğim insanların bana ulaştığını gördüğümde çok mutlu oldum çünkü bu benim için bir şans ve fırsat haline dönüştü. Ben bu bir sene içerisinde sayısını bilmediğim kadar iş yaptım, çok fazla insanla iletişime girdim ve çok fazla yere gittim. Sonar House’dan aldığım prodüksiyon eğitimi de ufkumu çok genişletti ve mixime çok etkisi oldu.
rb: Prodüksiyon yapmayı düşünüyor musun?
K: Çok istedim ve istiyorum ama çeşitli etkenlerden dolayı bir türlü vakit bulamadım diyebilirim. Önümüzdeki dönemlerde düzenimi oturttuktan sonra ufak ufak başlamayı düşünüyorum.
rb: Peki, yarışmaya katılacaklara tavsiyelerin nelerdir?
K: Jürilerden ve dinleyicilerden önce kendilerini mutlu etmelisiniz. İkincisi, kimseyi etkilemek zorunda değilsiniz bu yüzden sakin kalmaya çalışın. İnsanlara odaklanmadan sadece eğlenmeye çalışın. Olmadı diye üzülmeyin. Ben 2018’de finalist bile olamadım ama 2019’da yarışmayı kazandım.
rb: Son olarak, hangi isimler seni DJ’liğe motive etti ?
K: Çok popüler bir isim olmasa da Christoph beni çok etkilemişti. Elektronik müzikte de duygularımı ifade edebileceğimi onunla fark ettim. Ondan sonra tabii ki takip ettiğim DJler zamanla arttı.
Geçen seneki birincimiz Fatih Kobalas röportajımıza konuk oldu. Yarışmanın detaylarına Facebook’taki etkinlik sayfamızdan ulaşabilirsiniz: https://www.facebook.com/events/162232978555622/
