Elif Pınar’ın yazısıdır.
Yeni bir film yapacağı haberi duyulur duyulmaz sinemaseverlerde büyük merak ve heyecan uyandıran Cem Yılmaz’ın Karakomik Filmler serisi, geçtiğimiz hafta beyazperdede iki filmi bir arada sunduğu farklı bir konseptle yerini aldı. Son filmi Arif v 216’nın hikayesini replikleriyle hafızalarımıza kazınan A.R.O.G. ve G.O.R.A.’nın bir nevi uzantısı olarak şekillendiren Cem Yılmaz, bu sefer önceki filmlerinden bağımsız 2 Arada ve Kaçamak isimli iki hikayesiyle karşımıza çıkıyor. Öncelikle şunu söylemeliyim ki eğer Cem Yılmaz filmlerinin komediden ibaret omasını bekliyorsanız, Karakomik Filmler beklentinizi karşılamayabilir ancak Cem Yılmaz’ı bir sinemacı olarak değerlendiriyorsanız bu filmlerden keyif alabilirsiniz.
İlk olarak, trajik yönüyle ön plana çıkan 2 Arada’yı izliyoruz bu seride. Yaklaşık bir saat süren ve gerçek hayatta yaşanması gayet olası bir olay örgüsüne sahip filmde tek mekan kullanılmış. Sürükleyici bir film olarak nitelendirilemez fakat Cem Yılmaz; hayattaki dönüm noktalarında oluşan stresin insana etkilerini, başroldeki karakter üzerinden seyirciye sadece göstermekle kalmayıp bir yandan da hissettirdiği için filme olan ilgi dağılmadan filmin sonu kolaylıkla geliyor. Bu yüzden oyunculuk konusunda yadsınamaz başarısını burada da sürdürdüğünü söyleyebilirim. Oyuncu kadrosunda ise diğer filmlerinden de alışık olduğumuz isimleri görüyoruz fakat özellikle Ozan Güven bu film serisinde biraz geri planda kalmış. Filmin genel akışı hüzünlü ve gergin geçiyor olsa da beklenildiği gibi bazı sahnelere mizah ögeleri ustaca yerleştirilmiş. G.O.R.A.’ya yaptığı göndermesi ise insana Cem Yılmaz’ın bu film için öz eleştirisi mi diye düşündürüyor.
Kaçamak, ilkinin aksine daha hareketli akışa sahip bir bilim-kurgu olarak değerlendirebilir. Hikayede uzay konusuna yer verilse de bu unsurlar G.O.R.A.’da olduğu gibi ön planda ve ayrıntılı değil. Sahneler için gereken dijital efektler ise tam da olması gerektiği gibi, yani yapay ya da yetersiz değil. Filmde geçen İngilizce sahneler de kesinlikle başarısından bahsedilmesi gereken bir konu. Kulağa rahatsız edici gelmeyen ve abartı unsuru olmayan diyaloglar oluşturulmuş. Kaçamak filmini özetleyecek olursam kısa ama eğlendiren bir film diyebilirim.
Genel bir değerlendirme yapacak olursam, Cem Yılmaz yüksek potansiyele sahip başarılı bir sinemacı. Karakomik Filmler’de, her zaman yaptığı gibi tek bir hikayeye yoğunlaşıp filmi detaylandırmak yerine, iki küçük hikayesini tek bir filmde buluşturarak yeni bir konsept denemiş. Böylelikle sinemada seyirciyi memnun edebilecek fakat diğer filmleri gibi birer efsane haline gelemeyeceğini düşündüğüm bir film serisi yaratmış oldu. Böyle düşünmemin sebebi ise bu kadar başarılı filmlere imza atmış bir sinemacıdan sadece iyi oyunculukların ve film tekniklerinin olduğu bir film değil, bütünüyle bir başyapıt bekliyor olmamız. Kısacası Cem Yılmaz’dan mükemmeli görebilecekken iyiyi görüyoruz bu yeni seride.
